Dreams (Sweet Dreams) (Rüyâlar (Tatlı (İyi) Rüyâlar)) ünitesinde, uyku içinde görülen rüyâlar ve bunların değişik yorumları üzerine bilgilerimizi tazeleyecek, konuya ilişkin örnek cümleleri öğreneceğiz.

Önce, konu hakkındaki bazı örnek soruları görelim.

Can you sleep on a bus, on a train or on a chair?

(Otobüste, trende veya sandalyede uyuyabilir misin?)

Do you generally have sweet dreams or nightmares?

(Genellikle tatlı rüyâlar mı yoksa kabuslar mı görürsün?)

Do you sometimes have bad dreams? (Bazen kötü rüyâlar görür müsün?)

Do you dream in black and white or in colour? 

(Siyah beyaz mı, yoksa renkli rüyâlar mı görürsün?)

Do you remember your dreams? (Rüyâlarını hatırlar mısın?)

Do you think that dreams have certain meanings?

(Rüyâlarınızın belirli anlamları olduğunu düşünüyor musunuz?)

Do you know the meaning of your dreams? (Rüyâlarının anlamını biliyor musun?)

Do you walk in your sleep? (Uykunda yürür müsün?)

Do you talk in your sleep? (Uykunda konuşur musun?)

Do you laugh in your sleep? (Uykunda güler misin?)

What did you dream about last night? (Dün gece rüyânda ne gördün?)

What do you do when you have a bad dream? (Kötü bir rüyâ gördüğün zaman ne yaparsın?)

When do we have sweet dreams? (Ne zaman iyi rüyâlar görürüz?)

How many hours do you sleep a night? (Bir gecede kaç saat uyursun?)

How do you sleep when you wake up? (Uyandığında nasıl uyursun (uyumak için ne yaparsın)?)

Are pyjamas and pillows important for a good sleep?

(Piyamalar ve yastıklar, iyi bir uyku (çekmek) için önemli midir?)

Örnekler, bizim konuyu irdelememizi sağlıyor. Şimdi de, rüyâlar ve etkileri üzerine yaklaşımları görelim. 

Aşağıdaki örnekleri inceleyiniz.

I had a strange dream last night. (Geçen gece ilginç bir rüyâ gördüm.)

I was dancing my girl friend, but suddenly the music stopped.

(Kız arkadaşımla dans ediyordum, fakat aniden müzik kesildi.)

Last night, he got up and started to walk in his sleep.

(Geçen gece, o uykusunda ayağa kalktı ve yürüdü.)

People dream four and five times a day. (İnsanlar, bir günde dört veya beş kez rüyâ görürler.)

Dreams tell us about our feelings. (Rüyâlar bize duygularımızı anlatır.)

Younger children have more dreams. (Küçük çocuklar daha çok rüyâ görürler.)

Dreams give me time to find answers to some of my problems.

(Düşlerim bana bazı sorunlarıma cevaplar bulmak için zaman (kazandırır) verir.)

Our dreams can tell us a lot of things out our feelings.

(Rüyâlarımız, duygularımız hakkında pek çok şey anlatabilir.)

If you feel frightened or excited, you had bad dreams.

(Korkar veya heyacanlanırsanız, kötü rüyâlar görmüşsünüzdür.)

When people woke up, they forgot their dreams. (İnsanlar uyandıklarında, rüyâlarını unuturlar.)

You have different dreams every night. (Her gece değişik rüyâlar görürsün.)

You sometimes have sweet dreams and they make you happy.

(Bazen güzel rüyâlar görürsün ve onlar seni mutlu eder.)

We would like to tell our friends about our dreams.

(Rüyâlarımızı arkadaşlarımıza anlatmak isteriz.)

You think dreams are important. (Sen, rüyâların önemli olduğunu düşünüyorsun.)

Don’t eat a lot before you go to bed. (Yatmadan önce çok yemek yemeyin.)

You should drink some milk every evening. (Her akşam bir miktar süt içmelisiniz.)

Tell the things you saw in your dream. (Rüyânda gördüklerini anlat(malısın).)

Şimdi de bazı rüyâ yorumlarını görelim.

If a dog chases you in your dream, it means that you have got an enemy.

(Rüyânızda bir köpek sizi kovalıyorsa, bu, bir düşmanınız var, demektir.)

If you wear tight shoes, it means you will have some cash problems.

(Rüyânızda) Dar ayakkabı giyiyorsanız, bu, nakit para sıkıntınız olacak, demektir.)

If you see a bird in your dream, it means you will get good news.

(Rüyânda bir kuş görürsen, bu, iyi haberler alacaksın, demektir.)

Seeing an airplane in your dream means that you will solve your problems.

(Rüyânda bir uçak görürsen, bu problemlerini çözeceksin, demektir.)

If you ride a bicycle in your dream, it shows the need to balance work and pleasure in your life.

(Rüyâda bir bisiklete binmek, işu hayatında ve zevklerinde dengelemeye ihtiyaç duyduğunu gösterir.)

Bu ünitede öğreneceğimiz son konu when ve while ile yapılan cümleler. 

Aşağıdaki örnekleri inceleyiniz.

When I arrived home, my sisters were decorating the house.

(Ben eve vardığımda, kız kardeşlerim evi süslüyordular.)

I was walking along the street when a lottery seller stopped me.

(Piyango bileti satıcısı beni durdurduğunda, caddede yürüyordum.)

My mum was cooking dinner when I arrived home.

(Eve vardığımda, annem akşam yemeği pişiriyordu.)

We were dancing when the alarm clock rang.

(Çalar saat çaldığında, biz dansediyorduk.)

While our parents were having coffee, we left the table.

(Ailemiz kahve içerken, biz masadan ayrıldık.)

When I saw a nice friendly dolphin, I was swimming in the sea.

(Güzel ve dost yunus balığını gördüğümde, denizde yüzüyordum.)

Joe was having a bath when the telephone rang. (Telefon çaldığında, Joe duş alıyordu.)

While Mr. Brown was driving down the hill, he crashed into a tree.

(Bay Brown, ağaca çarptığında, tepeden aşağıya araba kullanıyordu.)

While Mark was running to school, he dropped of his wallet.

(Mark, okula koşarken, cüzdanını düşürdü.)

While Monica was reading a book, the electricity went off.

(Monica kitap oturken, elektrik kesildi.)

While I was talking to these people, I saw a very beautiful girl.

(Bu kişilerle konuşurken, çok güzel bir kız gördüm.)

(Bu konudaki geniş açıklamaları Açık Öğretim Lisesi İngilizce Konu Anlatımları / Lise 9. Sınıf The Past Continuous Tense (Şimdiki Zamanın Hikâyesi) 1. Ünite 2. Ders bölümünde bulabilirsiniz.)

(Bu metnin her türlü yayın hakkı A. Hikmet İnce’ye aittir. Hiçbir şekilde alıntı yapılamaz ve başka bir yayında kullanılamaz. Aksi davranışta bulunanlar hakkında, hukuk büromuz her türlü yasal işlemi uygulayacaktır. Üçüncü kişilere duyurulur ...)